MEDYA’NIN SİLAHŞÖRLERİ (2006)
Kalemlerini silah gibi kullanıp; bireyleri ve toplumu düşünsel ve bedensel sindirme, kınama, kötüleme, aşağılama yöntemleri ile yıldırmaya çalışmaktadırlar. İslamiyet’le ilgileri olmadığı gibi ona karşıdırlar. Günlük her türlü haber ve olayı bahane ederek İslamiyet’e fütursuzca saldırırlar. Diğer dinlere hiç bulaşmazlar. Ayrılıkçı ekalliyetlerin, masonların, dönmelerin ve dinsizlerin borazanlığını yaparlar. Bazıları ılımlı ve uysal olduklarını yansıtmak isterler, çoğu ise bu yolun katıksız silahşörleridir.
Türkiye’nin birliği ve bölünmez bütünlüğü, laiklik, insan hakları, demokrasiyi koruma adına yazdıklarını ve gayret sarf ettiklerini her vesile ile açıklarlar. Fakat madalyonun öbür yüzüne baktığınızda; İslamiyet’i aşağılamaktan geri durmazlar, her şeyi kendilerinin bildiğini zannederek halkla alay ederler ve bununla gurur duyarlar. Sayıları nereden bakarsanız bakınız on bini geçmez ancak her vesile ile yetmiş küsur milyon insana hükmetmeye kalkışırlar. Batı hayranı ve onların yardakçısıdırlar. Bütün emelleri bu ülkenin batının hegemonyasına girmesidir.
Yazılı ve görsel medyada bütün kapılar onlara ardına kadar açıktır. Bu kuruluşlardan bazıları isimlerinin sonuna Türk kelimesini ilave ederek halkı etkilemeye çalışsalar bile, bu millet onların piyon olduğunu anlayacak sağduyuya sahiptir.
Karalayıp aşağılamaya çalıştıkları kitlelere gelince:
İmam Hatip kökenli olduğu için başbakanı içlerine sindiremezler! TC. Devletinin resmi okulları olduğu halde mezunlarını ikinci sınıf vatandaş addederek pervasızca dışlarlar.Örneğin:
Dış politikayı realist ve başarılı bir şekilde yürüten hükümeti”Hamas liderinin Türkiye’yi ziyareti”nedeniyle,
Bir yazarın süper dış politika uzmanı edası ile”HANGİ AKLI EVVEL”deyimini kullanarak aşağılaması,
Aynı ziyaret ile ilgili olarak seçkin bir gazetenin ”YAHUDİ LOBİSİ AYAKTA”manşeti ile Türk milletini küçümseyerek, kimden yana olduğunu gözler önüne sermesi