Batı medeniyeti seviyesine ulaşmak veya muasır medeniyetin üzerine çıkabilmek düşüncesi, yaklaşık iki asırdan beri insanımızı meşgul etmiş, hele cumhuriyetle birlikte(74 seneden beri) onunla yatıp. Onunla kalkar hale gelmişizdir. Fakat ne hikmetse, bir türlü ona erişemedik, ona kavuşamadık. Ona âşık olan cumhuriyet neslinin büyük bir kısmı vuslata eremeden göçüp gitti.
Batı medeniyetini aşağıdaki olgular meydana getirmektedir:
-Sosyolojik, kültürel olgu,
-Ekonomik, siyasal olgu,
– Din olgusu,
Bu beş olgu bir ölçü veya seviye ortaya koymakta, ona da yaşam standardı adı verilmektedir. İşte bize gösterilen hedef bu standardın üzerine çıkmaktır. Bu beş olgu içinde, kısa ve hatta orta vadede süratle elde edilmesi gerekeni, hiç şüphesiz ekonomik olgu yani ekonomik güçtür. Zira sosyolojik, kültürel olgular uzun vadede ekonomik güce bağlı olarak elde edilebilecek hedeflerdir.
Her toplumun sosyolojik ve kültürel olguları algılayıp sahiplenmesi, değişken birçok faktöre bağlıdır. Dayatıcı bir yaklaşımla, kısa vadede, bu iki olgunun gerçekleşmesi mümkün değildir. Çünkü her bireyin veya nesillerin bu değişiklikleri özümsemesi zaman alır.
Din olgusuna gelince, bireyler genelde dinlerini değiştirmeyeceğine göre, kısa, orta veya uzun vadede etkisini değiştirmeyeceğini kabul edebiliriz.(sabit faktör olarak)
Dinden kastedilen, nüfusunun çoğu Müslüman olan bu ülkede, insanlığın anayasası olan Kur’an-ı Kerimdir.
Siyasal olgu ise, diğer olgulara bağlı olarak teşekkül eder. Ancak batı medeniyet seviyesinin üzerine çıkma meselesini en fazla etkileyecek, en önemli ve en çok nazar-ı dikkate alınması gereken olgu şüphesiz ekonomidir. Ekonomisini güçlendirip, fert başına düşen gelirini, batı ülkelerinin gelir düzeyine yükseltmedikçe, Türkiye’nin hedefine ulaşması çok güç, belki de imkânsızdır.
Başarmanın tek yolu, topyekûn düzenli ve disiplinli çalışmak, kazancımızı gösterişten uzak, israf etmeden, yerli yerinde kullanmaktır.
Şayet bütün bunları elinizin tersi ile iterek:
-Kahvehane, diskotekleri(kendiniz spor yapmayıp)stadyumları doldurur,
Dinleniyorum diye, bütün yaz boyunca, sahillere, plajlara koşar, geceleri dinleneceğinize zevk-i sefa eder, içki, kumar ve fuhuş ile geçirirseniz, evlilik dışı yaşam tarzını benimserseniz;
-Ölçü ve tartıyı doğru yapmaz, haram yer hırsızlık yaparsanız, Hakka itibar etmeyip, batıl ile yaşarsanız, Ahiret hayatını yok sayarak, yalnız bu dünya için yaşarsanız,
BU sevdadan vazgeçmek gerekir.
SON SÖZ:
Milli birlik ve beraberliğimizi korumak şartıyla; mevcut düzenle, muasır medeniyet seviyesine, kısa ve orta vadede ulaşmak mümkün görülmemektedir.