Allah bu dünyayı, üzerindeki insanları O’na kulluk etmesi için yaratmıştır. Yoksa kendi elleriyle birbirlerini öldürmeleri için yaratmamıştır.
Canı veren Allah’tır. O canı alacak olan da yine O’dur. Bu husus asla hatırdan çıkarılmamalıdır.
Hal böyle olunca; elimizdeki bütün silahları imha ettiğimizi varsayalım ve ayrıca, elinde silahı olmayan insanın hoşgörülü olduğunu düşünelim. O takdirde ahretteki cennet hayatı bu dünyadaki cennet hayatı ile başlamış olacaktır.
Bütün mesele, insanoğlunun silahlardan arındırılmış olarak hoşgörülü olabilmesidir. Zira elinde silah bulunduran insan hoşgörülü olamaz.
Silahsızlanma konusu, daha önceki bir yazıda ”silahlara veda” başlığı ile ele alınmış, sağlayacağı sonsuz faydalara değinilmiş, silahlarla ilgisi olan insanın iblis ile olan çok yakın birlikteliği vurgulanmış, silah üreticilerine samimi bir çağrıda bulunulmuş ve tarih boyunca yok edilen nesillerin kıssaları gözler önüne serilmiştir.
SON SÖZ:
Herşeyden önce hoşgörü Allah’ı tanımak ve O’nu sevmek demektir. Dolayısı ile insanoğlunun; din, dil, renk, ırk, cinsiyet gözetmeksizin birbirini sevmesi demektir.
Hoşgörü inanmak demektir. Her şeyin ötesinde iman demektir. Ancak imanlı insan hoşgörülü olabilir.
Hoşgörülü insan iyi huylu ve iyi ahlaklıdır.
Hoşgörülü insan sabırlıdır.
Hoşgörülü insan affedicidir
Hoşgörülü insan gururlu ve kibirli değildir.